50 TL
Hayırlı olsun diyebilmek isterdim ama hayır bunu neresinde.
Atatürk bilindiği üzere Türkiye Cumhuriyeti’ nin yani Cumhuriyetimizin kurup Türk milletini hak ettiği bir rejime kavuşturan hatta bu rejimi yine halkına mal eden, büyük bir
komutan ve yüce bir devlet adamıdır. Atatürk için ne söylesek az kalacaktır O yüzden dikkatleri başka bir noktaya çekmek istiyorum.
Artık 2009 yılındayız ve paramızdan YTL ibaresi kalkarak TL olarak değiştirilmiştir. Tabiî ki bunda bir sakınca yok. Gayet şık olmuş. Yalnız yeni paralarımızdaki resimlerden bir tanesi dikkatimi çekti. Yan tarafta gördüğümüz 50,00 TL' nin arka yüzündeki resim. Evet, kuşkusuz Fatma Aliye.
Fatma Aliye benim bildiğim kadarıyla, cumhuriyet karşıtı şeriat yanlısı bir bayan yazar. Hatta ben kendisini ilk kadın yazar olarak bilirdim. Paranın (paramızın diyemiyorum) arka yüzünde bu şahsiyeti görünce çok şaşırdım. Hatta bilgimin yanlış olabileceğini düşünerek, bu şahıs hakkında kendimce bilgiler toplamaya çalıştım. Bilgimin sadece bir tanesinin yanlış olduğunu gördüm. İlk kadın yazarımız Fatma Aliye değil,1877 de Aşk-ı Vatan kitabını yazan Zafer Hanım’ın ilk kadın yazarımız olduğunu ama bu unvanın kendisinden 14 yıl sonra kitap yazmış olan Fatma Aliye’ye verilmiş olduğunu öğrendim. Yani burada düpedüz haksızlık edilmiştir. Bu tarihi bir kusur olmasına rağmen daha önemli bir kusur ya da bilinçli yapılmış anti laik bir çalışma Türk insanlarına layık görülmüştür. Nasıl mı? Sizlere şöyle izah edeyim:
Fatma Aliye Ünlü tarihçilerimizden Ahmet Cevdet paşanın kızıdır. 13 yaşlarında türban takmış Osmanlı yanlısı, yani cumhuriyet karşıtı olan Fatma Aliye laik bir yönetim yerine şeriatı seçmiş Osmanlının ortadan kaldırılmasına karşı çıkmıştır. Ben Osmanlı sevdalısı olmama ve parmağımda Fatih Sultan Mehmet’in tuğrasını taşımama rağmen bir Türk olarak Türkiye’mizin cumhuriyetle yönetilmesinden oldukça memnunun olduğumu belirtmek isterim. Ama Fatma Aliye Hanım benim gibi düşünmemiş, düşünmemekle kalmamış ve cumhuriyete karşı tutum ve düşüncelerini eylemlerle desteklemiştir. Hatta yazar söylediklerimi “Uzak Ülke” adlı kitabında belirtmiştir. “Uzak ülke” yani “Türkiye Cumhuriyeti” Ülkemizi kendisine çok uzak gören Fatma Aliye Hanım böyle bir kitap yazarak fikirlerini halkımıza benimsetmeye çalışmıştır. Paranın bir yüzünde cumhuriyetimizin kurucusu diğer yüzünde cumhuriyetimizi benimsememiş şeriat yanlısı bir kişinin olması Türk halkına yapılmış yadsınamaz bir hakarettir. “Hakarettir” diyorum. Çünkü ben bir genç olarak bu gerçeği biliyorum. Tartışılmaz, bu parayı basan, basılmasına yetki verenler de bu gerçeği biliyordur.
Ben bir Türk genci olarak, gördüğüm bu olayı sizlerle paylaşmak asli görevim olduğunun farkındayım. Ülkem vatandaşlarının bir şekilde oylarını alarak, bu ülkenin yönetimine gelmiş, yasama ve yürütme organlarını neredeyse tekeline almış hatta kadrolaşmayla bağımsız Türk Yargısının ve bunun yanında kolluk ve güvenlik güçlerini kendi yandaşlarını başa getirerek ve bu kurumların içine sızarak, böylece istediği gibi at koşturmaktadır.
Sizlerin görevi ise yazdığım bu konuyu iyice öğrenip başkalarına aşılamanızdır. Bu yazıyı yazmak her ne kadar benim görevimse yaymak da sizin görevinizdir.
Saygılarımla.
27.01.2009 Ulubat Ziya
|